Sabah osmanlıca ilmihal dersiyle başlayan tatil günlerim sıcak bir çayın içindeki şeker misali hızla eriyor.Tek temennim şeker gibi tükendiğinde ;tatlı bir iz bırakması hayatımda.
Dersten çıkınca kadim dostum aynı zamanda yan apartamandaki komşum,Esra'nın,ellerinden köpüklü bir kahve içip günün geri kalanı için gerekli kafeini depolayıp evcilik oynamaya başlıyoruz :) Kahvenin ardından bizde çay eşliğinde devam ediyor bitmeyen sohbetler. Ertesi sabah beraber yapılan kahvaltıda bambaşka konularla sürdürülüyor evcilik oyunumuz.Aynı yaşlarda olan kız kardeşler ve dostlukları bizi bile kıskandıran anneler sayesinde herkesin memnuniyeti söz konusu oluyor bu oyunda :) .
Kalori yüklü çay saatlerinin ardından sitemizin içinde varlığından geçtiğimiz hafta haberdar olduğum yeni yürüyüş parkurunda(bkz.sağa)
geçirdiğim yorucu kırk beş dakikanın sonunda vicdanım bir nebze olsun rahatlıyor :P
Ardından şeker hocamın verdiği ezberlere çalışıp(!),sevdiğim blogları okuyorum.Her gün eve gelip şeker hocamı anlatan bir post yazmaya niyetleniyorum ama kelimeler kifayetsiz kalıyor o derece yani ;)müsterih ol Orhan Veli anlıyorum seni ...
NOT:İlk resim sanki Esra ve benim için çizilmiş iki şirin komşu(çok mütevaziyimdir çoook)
NOT 2:Şimdi aklıma geldi biraz şaibeli bir durum ama ben çayı şekersiz içenlerdenim :p
4 yorum:
yakın bir yerlerde oturan bir arkadaştan daha ne güzel ne olabilir kıskandım ya :))
bende çayı şekersiz içenlerdenimm ama neden şaibeli anlamadım??
nabrut:hem şekerli çay üzerinden tatilimi anlatıyorum hem de çayı şekersiz içiyorum ya o açıdan yani :)
evet ya çok dikkatsizim kusura bakma :))
nabrut: estağfrullah cnm (;
Yorum Gönder